Kampanya Web
Kampanya Mobil
  1. Ana Sayfa
  2. Blog
  3. Anksiyete Bozukluğuna Dair Kapsamlı Bir Rehber: Nedenleri, Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri

Anksiyete Bozukluğuna Dair Kapsamlı Bir Rehber: Nedenleri, Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri

Psk. Yağmur Akbulut
Anksiyete Bozukluğuna Dair Kapsamlı Bir Rehber: Nedenleri, Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri

Anksiyete, mevcutta olmayan ancak algılanan gelecekteki olası tehditler için yoğun endişe, kaygı ve korku duygularıyla tanımlanan psikolojik bir durumdur. Genellikle belirli bir tehlike olmaksızın ortaya çıkar ve günlük yaşamı olumsuz yönde etkileyebilir. Korku ile benzer duygular bütünü gibi görünse de bu durum arasındaki farklar oldukça belirgindir.

Anksiyete, zaman zaman herkesin hissettiği doğal bir duygudur. Ancak bu durum kronikleştiğinde, anksiyete bozukluğu olarak tanımlanır. Bu yazıda anksiyete bozukluğunun nedenleri, belirtileri ve tedavi yöntemleri üzerine kapsamlı bilgiler bulacaksınız.

Anksiyete Bozukluğunun Tanımı

Anksiyete, genellikle tehdit veya tehlike hissetmeden yaşanan yoğun bir endişe durumudur. Korkudan farklı olarak, belirli bir olay ile bağlantılı değilken de ortaya çıkabilir. Bu durum, kişinin düşündüklerinden bağımsız bir şekilde gelişir.

Anksiyete bozukluğu, toplumda yaygın olarak görülen bir rahatsızlıktır. Çoğu zaman, bireylerin sosyal yaşamlarını ve günlük işlevlerini aksatır. Sosyal etkileşimlerde zorluk yaşatır ve genel yaşam kalitesini düşürür.

Anksiyete Bozukluğunun Nedenleri

Anksiyete bozukluğunun gelişimi, çeşitli nedenlere dayanmaktadır. Bu nedenler genellikle genetik, çevresel ve psikolojik faktörler olarak sınıflandırılabilir.

Genetik Faktörler ve Anksiyete

Kalıtımsal faktörler, anksiyete bozukluklarının gelişiminde önemli bir rol oynar. Aile geçmişinde bu tür bozukluklar varsa, bireyde de yaşama olasılığı artar. Araştırmalar, anksiyete bozukluğu olan bireylerin ailelerinde benzer durumların görülme sıklığının yüksek olduğunu göstermektedir.

Bu durum, bireylerin sahip olduğu genetik yatkınlıkların anksiyete bozukluklarını tetiklemesine neden olabilir. Dolayısıyla, ailevi geçmişi olan kişilerin dikkatli olmaları gerekir.

Çevresel Faktörler ve Anksiyete

Stresli yaşam olayları, travmalar ve çevresel etmenler anksiyete bozukluklarını tetikleyebilir. Özellikle çocuklukta yaşanan travmatik deneyimler, ilerleyen yaşlarda anksiyete sorunlarına yol açabilir. Çevresel stres faktörlerinin yanı sıra, sosyal destek eksikliği de anksiyete düzeyini artırabilir.

Bu faktörler, bireyin stresle başa çıkma kapasitesini etkileyerek, anksiyete bozukluğunun gelişmesine zemin hazırlar.

Anksiyete Bozukluğunun Belirtileri

Anksiyete bozukluğu, hem psikolojik hem de fizyolojik semptomlarla kendini gösterir. Bu belirtiler, günlük yaşamı etkileyebilir.

Psikolojik Belirtiler

Tehlike Algısına Yönelik Dikkat Artışı: Sürekli bir tehdit hissi taşır.

Sürekli Hissedilen Yoğun Endişe Hali: Günlük yaşamda yoğun kaygı duygusu.

Kontrolü Kaybetme Korkusu: Kendini kaybetme hissi yaşar.

Dikkati Toparlayamama ve Unutkanlık: Konsantrasyon güçlüğü.

Tahammülsüzlük ve Çabuk Sinirlenme: Sinir sisteminin hassasiyeti artar.

Sıkıntılı ve Heyecanlı Hissetmek: Rahat olamama durumu sürekli hissedilir.

Bu psikolojik belirtiler, anksiyete bozukluğunun temel göstergeleridir. Bu tür durumlar, profesyonel yardım almayı gerektirebilir.

Fizyolojik Belirtiler

Anksiyete, vücudun fizyolojik işlevlerinde de değişiklikler yaratır. Başlıca belirtiler şunlardır:

Nedensiz Yorgunluk: Günlük aktivitelerde yorgun hissetme.

Kas Gerginliği: Özellikle boyun ve omuzlarda gerginlik hissi.

Çarpıntı: Kalp atışlarının hızlanması.

Nefes Darlığı Hissi: Düşük oksijen alımı nedeniyle yaşanan zorluk.

Aşırı Terleme: Ani sıcaklık artışları ve terleme.

Uykusuzluk: Uyku düzeninde bozulma.

Sıcak Basması: Duygusal ani değişimlerde ortaya çıkar.

Baş Ağrısı: Sürekli stres altında kalmanın etkisiyle.

Bu fizyolojik belirtiler, anksiyete bozukluğu yaşayan bireylerin günlük yaşamını etkiler.

Anksiyete Bozukluğu Tedavi Yöntemleri

Anksiyete bozukluğunun tedavisi, genellikle psikoterapi ve ilaç tedavisini içerir. Tedavi yöntemleri, bireysel ihtiyaçlara göre belirlenmektedir.

Psikoterapi ve Anksiyete Bozukluğu

Psikoterapi, anksiyetenin tedavisinde önemli bir rol oynar. Birey, kaygı yönetimi ve stresle başa çıkma yöntemleri öğrenir. Danışmanlık süreci, bireyin düşünce yapısını değiştirmesine yardımcı olur.

Kognitif davranışçı terapi (CBT) gibi yöntemler, anksiyete bozukluğu tedavisinde sıklıkla kullanılmaktadır. Bu terapi, bireyin olumsuz düşüncelerini sorgulamasına ve değiştirmesine olanak tanır.

İlaç Tedavisi ve Anksiyete

Bazı durumlarda, ilaç tedavisi gerekebilir. Antidepresanlar ve anksiyolitikler, tedavi sürecinde sıkça kullanılan ilaçlardır. Bu ilaçlar, kimyasal dengenin sağlanmasına ve ruh halinin iyileşmesine yardımcı olur.

İlaç tedavisi, genellikle psikoterapi ile kombinlenir. Bu kombinasyon, tedavi sürecinin etkinliğini artırabilir.

Anksiyete Bozuklukları Tipleri

Anksiyete bozuklukları, farklı türlerde ortaya çıkabilir. Yaygın olarak görülen bazı bozukluklar şunlardır:

Yaygın Anksiyete Bozukluğu (GAD): Sürekli endişe ve kaygı duygusu.

Panik Bozukluk: Ani panik ataklarla karakterizedir.

Akut Stres Bozukluğu: Stresli bir olaydan sonraki dönemle ilişkilidir.

Fobiler: Belirli nesne veya durumlara karşı aşırı korku duyma.

Anksiyete Bozukluğu ve Alkol Bağımlılığı: Alkol kullanımı, anksiyete belirtilerini artırabilir.

Bu bozuklukların her biri, bireylerin yaşam kalitesini etkileyebilir.

Anksiyete Bozukluğunun Psikolojik ve Fizyolojik Etkileri

Anksiyetenin birçok psikolojik ve fizyolojik etkisi bulunmaktadır. Bu etkiler bireylerin genel yaşam kalitesini düşürebilir.

Psikolojik Etkiler

Anksiyete, kişinin duygusal durumu üzerinde olumsuz etkiler yaratır. Anksiyete, ruh hali bozukluklarına, depresyona ve uyum sorunlarına yol açabilir. Kişinin sosyal ilişkileri de bu durumdan etkilenerek zayıflayabilir.

Fizyolojik Etkiler

Anksiyetenin fiziksel etkileri arasında kalp atışlarının hızlanması ve kas gerginliği bulunur. Uykusuzluk, aşırı terleme ve baş ağrısı gibi fiziksel semptomlar da görülebilir. Bu durum, günlük yaşamda zorlanmalara yol açar.

Anksiyete Bozukluğu ile Yaşam

Anksiyete bozukluğu, kişinin günlük yaşamını ciddi şekilde etkileyebilir. Sosyal ilişkilerde zorluklar yaşanabilir ve iş yaşamında performans düşüşü görülebilir.

Bireylerin kaygı ve endişe konusunda destek alması, tedavi sürecinin etkinliğini artırabilir. Destek, iyileşme sürecinde kritik bir rol oynar.

Anksiyete Bozukluğu ile Başa Çıkma Yöntemleri

Anksiyete bozukluğu ile başa çıkmak için günlük yaşamda yapılabilecek bazı değişiklikler bulunmaktadır. Bu değişiklikler bireylerin stresle başa çıkmalarına yardımcı olabilir.

Günlük Egzersiz ve Anksiyete

Düzenli fiziksel aktivite, anksiyetenin etkilerini hafifletebilir. Egzersiz, endorfin salgılanmasını sağlar ve ruh halini iyileştirir. Günlük en az 30 dakika tempolu yürüyüş yaparak etkilerin hafiflemesine yardımcı olabilirsiniz. Bu tür egzersizler, kaygı seviyelerini düşürür.

Yoga ve meditasyon gibi aktiviteler de, zihinsel rahatlama sağlar. Bu pratikler, gün boyunca yaşanan stresin azaltılmasına yardımcı olur.

Sağlıklı Yaşam Alışkanlıkları

Anksiyete ile başa çıkmak için sağlıklı yaşam alışkanlıkları benimsemek önemlidir. Düzenli uyku, vücut ve zihin sağlığı için gereklidir. Yeterli uyku, ruh halini düzeltir ve zihinsel fonksiyonları güçlendirir.

Dengeli beslenme de önemlidir. Omega-3 yağ asitleri, B vitaminleri ve antioksidanlar içeren gıdalar, anksiyete üzerinde olumlu etkilere sahiptir.

Anksiyete Bozukluğuna Karşı Farkındalık Yaratmak

Anksiyete bozukluğu, genellikle gözle görülmeyen ve fark edilmeyen bir hastalıktır. Farkındalık yaratmak, tedavi süreçlerinin daha etkin olmasına katkı sağlar.

Toplumda anksiyete hakkında bilgi artırarak, bireylerin bu durumu kabullenmeleri ve tedavi arayışına girmeleri teşvik edilebilir. Eğitim programları ve seminerler, bu konuda önemli bir adım atılmasını sağlar.

Anksiyete Bozukluğu ve Sosyal Hayat

Anksiyete bozukluğu, kişinin sosyal yaşamını önemli ölçüde etkileyebilir. Sosyal kaygı, insanlarla etkileşimde zorluklar yaratır. Bu durum, bireyin yalnızlık hissetmesine ve sosyal izolasyona yol açabilir.

Bu sorunların üstesinden gelmek için öncelikle sosyal destek gruplarına katılmak faydalı olacaktır. Arkadaşlar ve aile ile iletişim kurmak, sosyal kaygıyı azaltır.

Anksiyete Bozukluğunda Erken Müdahale ve Önemi

Erken teşhis, anksiyete bozukluğunun kronikleşmesini önleyebilir. Belirtiler erkenden fark edilmelidir ve sürekli hale geldiğinde, profesyonel yardım almak gereklidir.

Erken müdahale, tedavi sürecini hızlandırır ve bireyin yaşam kalitesini artırır. Anksiyetenin etkilerini anlamak ve çözüm aramak, bu durumda kritik öneme sahiptir.

Anksiyete Bozukluğu ve İş Hayatı

İş yerinde yaşanan stres, anksiyeteyi tetikleyebilir. İş yaşamında anksiyete bozukluğu ile başa çıkmanın yolları arasında:

İş Yükünü Yönetmek: Görevlerinizi önceliklendirin.

Mola Vermek: Düzenli aralıklarla dinlenmek, stresin azalmasına yardımcı olur.

İletişim: Ekip arkadaşlarınızla açık iletişim kurmak, destek bulmanızı sağlar.

Bu tür stratejiler, iş ortamını daha sağlıklı hale getirebilir.

Anksiyete Bozukluğu Olan Bireyler İçin İşyeri İpuçları

Anksiyete bozukluğu olan bireyler, iş yerinde stres yönetimi için şu stratejileri uygulayabilir:

Düzenli Çalışma Çizelgesi: Planlı bir gün geçirmek, stresi azaltır.

Destek Aramak: İş arkadaşlarınızdan veya yöneticilerden yardım istemekten çekinmeyin.

Bu ipuçları, iş hayatında karşılaşılan zorlukları aşmanıza yardımcı olabilir.

Anksiyete Bozukluğu ve Aile Desteği

Aile üyelerinin, anksiyete bozukluğu olan bireylere nasıl yardımcı olabileceği önemlidir. Aile desteği, tedavi sürecinin büyük bir parçası olabilir. Anlayışlı bir ortam, bireyin rahat hissetmesini sağlar.

Aile üyeleri, bireyin rahatsızlığını anlamalı ve ona destek olmalıdır. Rahatlatıcı bir iletişim tarzı, bireyin duygusal durumunu iyileştirebilir.

Anksiyete Bozukluğu ve Beslenme

Beslenme, anksiyete ile nasıl ilişkilidir? Duygusal sağlığı etkileyen birçok gıda bulunmaktadır. Omega-3 yağ asitleri, B12 vitamini ve magnezyum gibi besinler, anksiyetenin etkilerini hafifletebilir.

Anksiyete Bozukluğuna İyi Gelen Besinler

Beslenmenizde şunlara yer vermek önemlidir:

Omega-3 Yağ Asitleri: Balık ve ceviz gibi gıdalarda bulunur. İyi beyin fonksiyonları ve ruh hali için gereklidir.

B12 Vitamini: Süt ürünleri ve yumurtada bulunur. Enerji seviyelerini yükseltir.

Magnezyum: Yeşil yapraklı sebzelerde bulunur. Sinir sistemini destekler.

Bu besinler, anksiyete yönetiminde önemli bir yere sahiptir.

Anksiyete Bozukluğu ve Meditasyon

Meditasyon, anksiyete bozukluğu olan bireyler için etkili bir rahatlama tekniği olabilir. Meditasyonun anksiyetenin psikolojik ve fiziksel etkilerini azaltmadaki rolü büyüktür.

Meditasyon, zihni sakinleştirir ve stres seviyelerini düşürür. Düzenli olarak meditasyon yapan bireyler, anksiyete belirtilerinde azalma yaşayabilirler.

Anksiyete Bozukluğu ve Egzersiz: Stresi Azaltmanın Yolları

Egzersiz yapmak, anksiyetenin semptomlarını hafifletmeye yardımcı olabilir. Düzenli fiziksel aktivite, vücutta endorfin salgılar ve ruh halini iyileştirir. Yürüyüş, koşu veya yüzme gibi aktiviteler önerilir.

Hangi egzersiz türleri daha etkili olabilir?

Kardiyo Egzersizleri: Koşu, bisiklet sürme; stres atmada iyi sonuç verir.

Ağırlık Çalışmaları: Kas kütlesini artırır ve öz güveni destekler.

Yoga ve Pilates: Zihin ve beden dengesini kurar.

Egzersiz, anksiyete yönetiminde faydalı bir stratejidir.

Anksiyete Bozukluğu ile Başa Çıkma Stratejileri

Anksiyete bozukluğu olan bireyler için kişisel stratejiler ve teknikler önerilebilir. Bu yöntemler, kaygıyı yönetmeyi kolaylaştırır.

Nefes Egzersizleri ile Anksiyete Yönetimi

Derin nefes almak, anksiyete yönetiminde basit ama etkili bir tekniktir. Nefes egzersizleri, kalp atışlarını yavaşlatır ve sakinleştirir.

  1. Burundan derin bir nefes alın;

  2. Nefesi yavaşça ağızdan verin;

  3. Bu işlemi birkaç kez tekrarlayın.

Bu egzersiz, anksiyete semptomlarını azaltmaya yardımcı olur.

Anksiyete Bozukluğu ve Uyku İlişkisi: Bir Kısır Döngü

Anksiyete, uyku düzenini bozabilir. Uykusuzluk, anksiyete belirtilerini artırabilir. Bu kısır döngüden çıkmak için sağlıklı uyku alışkanlıklarına odaklanmak önemlidir. Düzenli uyku, ruh halini olumlu etkiler ve genel yaşam kalitesini artırır. Gece yatmadan önce gevşeme teknikleri uygulamak faydalı olabilir.

Anksiyete Bozukluğu Tedavisinde Alternatif Yöntemler

İlaç ve psikoterapinin yanı sıra, anksiyete bozukluğuna yönelik bazı alternatif tedavi yöntemleri de mevcuttur. Bu yöntemler, bireylerin anksiyete kontrolünü sağlamalarına yardımcı olabilir.

Akupunktur

Akupunktur, anksiyete bozukluğu için etkili bir tedavi seçeneği olabilir. Araştırmalar, akupunkturun kaygıyı azaltmada yardımcı olduğunu göstermektedir. Bu yöntem, vücuttaki enerji dengesini sağlamaya yardımcı olur.

Aromaterapi

Aromaterapi, stres ve kaygıyı azaltmak için doğal bir yöntemdir. Lavanta, bergamot ve okaliptüs yağları, anksiyete belirtilerini hafifletmede etkili olabilir. Bu aromaların kullanımı, zihni sakinleştirir ve gevşeme sağlar. Yağları bir difüzörle kullanarak ortamın havasını değiştirmek de mümkündür.

Doğal Takviyeler

Bazı doğal takviyeler, anksiyete ile başa çıkma sürecinde yardımcı olabilir. Özellikle ginseng, ashwagandha ve melisa gibi bitkisel destekler, kaygı seviyelerini azaltmaya yardımcı olabilir. Yine de, bu takviyeleri kullanmadan önce bir sağlık uzmanına danışmak önemlidir.

Anksiyete Bozukluğu ile Baş Etmek İçin Öneriler

Anksiyete bozukluğu ile başa çıkmak için bireylerin uygulayabileceği stratejiler şunlardır:

Destek Arayın: Aile ve arkadaşlarınızdan yardım istemek, yalnızlaşmayı önler.

Düşüncelerinizi Gözlemleyin: Olumsuz düşünceleri fark etmek ve sorgulamak önemlidir.

Günlük Tutun: Duygularınızı yazmak, rahatlatarak netlik kazandırabilir.

Hedef Belirleyin: Küçük hedefler koyarak ilerlemek, kaygıyı azaltır.

Bu öneriler, anksiyete belirtileriyle baş etmekte fayda sağlayabilir.

Anksiyete Bozukluğunun Uzun Vadeli Etkileri

Anksiyete bozukluğu tedavi edilmediğinde, birey üzerinde uzun vadeli etkiler bırakabilir. Bu etkiler hem psikolojik hem de fiziksel sağlığı etkileyebilir.

Sosyal İzolasyon

Uzun süreli anksiyete, sosyal ilişkilerin zayıflamasına neden olabilir. Birey, insanlardan uzaklaşarak sosyal izolasyonu tercih edebilir. Bu durum, yalnızlık hissini artırır ve ruh hali üzerinde olumsuz etkilere yol açar.

Fiziksel Sağlık Sorunları

Anksiyete bozukluğu, vücudun stres tepkisini artırarak uzun vadede fiziksel sağlık sorunlarına yol açabilir. Kalp hastalıkları, hipertansiyon ve sindirim problemleri gibi durumlar gelişebilir.

Bu nedenle, anksiyete belirtileri gözlemlendiğinde bir ruh sağlığı uzmanına başvurmak önemlidir.

Anksiyete Testleri

Anksiyete bozukluğunun tanı ve değerlendirme sürecinde çeşitli testler ve ölçekler kullanılır. Bu testler, bireyin kaygı düzeyini belirlemek, tanıyı desteklemek ve uygun tedavi planını oluşturmak amacıyla uygulanır. Hem klinik ortamda uzmanlar tarafından yapılan değerlendirmeler hem de bireyin kendini gözlemleyerek uygulayabileceği tarama testleri bulunur. 

Beck Anksiyete Envanteri (BAI)

Beck Anksiyete Envanteri, bireyin son bir hafta içinde yaşadığı anksiyete semptomlarının sıklığını ölçen güvenilir bir testtir.

  • Amaç: Bireyin kaygı düzeyini belirlemek.

  • Kapsam: 21 sorudan oluşur, her biri 0–3 arasında puanlanır.

  • Değerlendirme: Toplam puan 0–63 arasıdır. Yüksek puan, daha yoğun anksiyeteye işaret eder.

  • Kullanım Alanı: Klinik değerlendirme, psikoterapi öncesi analiz.

Bu test, fizyolojik ve duygusal belirtilere odaklanarak kişisel farkındalık kazandırır.

Hamilton Anksiyete Değerlendirme Ölçeği (HAM-A)

HAM-A, uzmanlar tarafından uygulanan ve klinik gözleme dayanan bir değerlendirme aracıdır.

  • Amaç: Anksiyete bozukluğunun şiddetini ölçmek.

  • İçerik: 14 madde içerir, her madde 0’dan 4’e kadar derecelendirilir.

  • Kapsadığı Alanlar: Ruhsal gerginlik, huzursuzluk, somatik şikâyetler.

  • Kullanım Alanı: Klinik tanı süreçleri, tedaviye yanıt takibi.

Bu ölçek özellikle psikiyatristler ve klinik psikologlar tarafından kullanılır.

GAD-7 (Generalized Anxiety Disorder-7)

Genel Anksiyete Bozukluğu’nun (GAD) taranmasında yaygın olarak kullanılan kısa ve etkili bir testtir.

  • Soru Sayısı: 7 soru.

  • Uygulama Süresi: 1–2 dakika.

  • Değerlendirme: Hafif, orta ve ağır düzeyde anksiyete derecelendirmesi yapılır.

  • Avantajı: Hızlı sonuç verir ve yaygın taramalar için idealdir.

GAD-7 testi, bireyin kendi kendine uygulayabileceği pratik bir ölçüm aracı olarak önerilir.

DASS-21 Anksiyete Alt Ölçeği

DASS-21 (Depresyon Anksiyete Stres Ölçeği), psikolojik durumların birlikte değerlendirilmesini sağlar. Anksiyete alt ölçeği bu sistemin önemli bir parçasıdır.

  • Yapı: 7 anksiyete maddesi içerir.

  • Değerlendirme: 0–3 puan aralığıyla yanıtlanır.

  • Odak Noktası: Gerginlik, panik hissi, kontrolsüzlük.

  • Kullanım Alanı: Geniş kapsamlı ruh sağlığı taramaları.

DASS-21, aynı anda hem anksiyete hem depresyon düzeyini değerlendirme imkânı sunar.

Online Anksiyete Testlerinin Sınırlılıkları

Günümüzde internet üzerinden yapılan anksiyete testleri oldukça yaygındır. Ancak bu testlerin uzman görüşüyle desteklenmemesi, hatalı yorumlara neden olabilir.

  • Avantajları: Kişisel farkındalık yaratır, yardım arayışını tetikler.

  • Sınırlılıkları: Tanı koyma amacı taşımaz, sadece ön değerlendirme sağlar.

  • Uyarı: Yüksek skorlar alındığında bir uzmana başvurmak gerekir.

Online testler bir teşhis aracı değil, sadece rehber niteliğinde birer göstergedir.

Bu bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlı olup, kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemleriniz için mutlaka doktorunuza veya sağlık kuruluşuna başvurunuz. Doktorunuza danışmadan uygulamayınız.
Yayınlanma Tarihi: 17.05.2024
Güncellenme Tarihi: 01.10.2025

Anksiyete Bozukluğuna Dair Kapsamlı Bir Rehber: Nedenleri, Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Anksiyete bozukluğunun belirtileri nelerdir?

×

Psikolojik ve fizyolojik semptomlar içerir, sıkıntı, kas gerginliği ve nefes darlığı gibi belirtiler görülür.

Anksiyete bozukluğu tedavisi nasıl yapılır?

×

Tedavi psikoterapi ve ilaç kullanımı ile yapılır. Alternatif yöntemler de destekleyici olabilir.

Anksiyete bozukluğu nasıl başa çıkabilirim?

×

Düzenli egzersiz, sağlıklı beslenme, nefes egzersizleri ve destek grupları gibi yöntemler kullanabilirsiniz.

Anksiyete bozukluğu kimleri etkiler?

×

Her yaştan birey anksiyete bozukluğundan etkilenebilir. Gençler, yaşlılar ve çocuklar dahil herkesde görülebilir.

Anksiyete bozukluğu hangi durumlarda artar?

×

Stresli yaşam, sosyal baskı ve travmalar anksiyete bozukluğunu artırabilir.

Anksiyete bozukluğu kalıtsal mıdır?

×

Evet, anksiyete bozukluğu genetik yatkınlıkla ilişkili olabilir. Aile bireylerinde anksiyete ya da diğer ruh sağlığı sorunları bulunan kişilerin bu bozukluğu yaşama olasılığı daha yüksektir.