Arama yapmak için en az 3 karakter girmelisiniz
Bir itirafta bulunarak başlayayım: Bu yazıyı yazmayı da erteledim. Evet, ironik ama gerçek! “Bugün yazayım” dedim, sonra “Daha iyi bir zamanda yazarım” diye düşündüm, araya başka işler girdi, sosyal medyada biraz takıldım, bir kahve molası verdim derken günler geçti. Sonunda kendime dedim ki: “Tam da bu konu üzerine yazmalıyım!” Çünkü hepimiz erteliyoruz, değil mi? Spor yapmayı, sağlıklı beslenmeyi, doktora gitmeyi, önemli konuşmaları, yeni başlangıçları… Ama işin komik yanı, erteledikçe işler birikiyor ve bizi daha da strese sokuyor. Sonra stres altında daha da fazla erteliyoruz. Tam bir kısır döngü!
Bugün, bu yazıda, ertelemenin nedenlerini, bizi nasıl kandırdığını ve en önemlisi nasıl kurtulacağımızı konuşacağız. Ve evet, şu an bir şeyleri erteleyerek bu yazıyı okuyorsan—süper! Demek ki konumuz tam da seni ilgilendiriyor. O zaman başlayalım!
Öncelikle şunu anlamamız lazım: Erteleme tembellik değildir.
Eğer erteleyen biriysen, bu “Ben üşengecim” demek değildir. Aslında beyin çok akıllı bir şekilde çalışıyor ve anlık tatmini seviyor. Uzun vadeli fayda sağlayacak şeylerden çok, hemen keyif alabileceği şeyleri tercih ediyor.
Yani, yapılacak iş sıkıcı, zor veya karmaşıksa, beynimiz hemen bir alternatif buluyor:
“Şu an yorgunum, akşama daha iyi yaparım.”
“Bir kahve içeyim, sonra başlarım.”
“Önce Instagram’a bakayım, sonra işe koyulurum.”
“Zaten pazartesi başlamak daha mantıklı olur.”
Bu tamamen biyolojik! Beynimiz “anlık ödüller” konusunda çok zayıf. Eğer zor bir iş yapacaksak, hemen kısa vadede mutlu olacağımız bir şey buluyor ve bizi kandırıyor.
Ve sonra ne oluyor? İşler birikiyor, son dakikada stresle yapıyoruz veya hiç yapmıyoruz.
Ama merak etme, bu kısır döngüyü kırmak mümkün!
İlginç olan şu ki, en çok ertelediğimiz şeyler bize en fazla fayda sağlayacak şeyler oluyor.
İşte klasik erteleme listesi:
“Bugün çok yorgunum, yarın kesin başlıyorum.”
“Bir spor salonuna yazılayım, ondan sonra yaparım.”
“Önce kendime spor kıyafeti alayım.”
Sonuç? Aylar geçiyor, hâlâ başlamadık.
“Tamam, sağlıklı besleneceğim ama şu hafta sonunu bir geçireyim.”
“Pazartesi kesin başlıyorum!”
Ve o pazartesi hiçbir zaman gelmiyor…
“Şimdi gitmeye gerek yok, biraz daha bekleyeyim.”
“Belki kendiliğinden geçer.”
“Of çok sıra olur, sonra giderim.”
Ama sağlık ertelenmez, değil mi?
“Tamam, başlayacağım ama önce mükemmel fikri bulmam lazım.”
“Zaten şu an çok yoğunum, daha uygun bir zamanda yaparım.”
Ve o mükemmel zaman asla gelmiyor!
Patronla konuşmamız lazım, sevgiliyle ciddi bir konuyu açmamız gerekiyor, ama “şimdi sırası değil” diye erteliyoruz.
Ama o konuşma ne kadar ertelenirse, sorun o kadar büyüyor.
İşte şimdi önemli kısma geldik!
Erteleme alışkanlığını kırmak için uygulayabileceğin 5 etkili yöntem:
Beynimiz büyük işleri gözümüzde büyütür. O yüzden “Bu işe 5 dakika odaklanacağım” de. Başladıktan sonra devamı gelecektir. Çünkü en zor kısım başlamaktır!
“Daha çok kitap okuyacağım” yerine “Her akşam 20 dakika kitap okuyacağım.”
“Sağlıklı besleneceğim” yerine “Günde 3 öğün sebze tüketeceğim.”
“Spor yapacağım” yerine “Her sabah 10 dakika egzersiz yapacağım.”
Beyin ödül sistemini sever. Tamamladığın her görev için kendine küçük ödüller ver:
İşini bitirince sevdiğin bir diziyi izlemek
Spor yaptıktan sonra kahve içmek
Kitap okuduktan sonra tatlı bir şey yemek
Bu ödüller, beynin anlık tatmin ihtiyacını karşılar ve seni motive eder.
Eğer çalışırken telefon elindeyse, o iş zor biter. Telefonu uzaklaştır, sosyal medya bildirimlerini kapat, dikkat dağıtıcıları kaldır.
Çünkü mükemmel an, mükemmel motivasyon, mükemmel zaman diye bir şey yok.
Başlamak için bugün en küçük adımı at.
Şimdi Başlama Zamanı!
Bu yazıyı okudun ve artık erteleme hastalığını yenmek için hazırsın! Peki, şimdi ne yapacaksın? Hemen şu an, en çok ertelediğin bir şeyi düşün. Ve ona ilk adımı at. Hatta sağlığını erteleyenlerdensen, Happ Health Dijital Sağlık Platformu’ndan bugün bir check-up randevusu al.
Unutma, hayat ertelemeye gelmez!
Şimdi başla!
15.07.2015 tarihli Ticari İletişim ve Ticari Elektronik İletiler Hakkında Yönetmelik kapsamında tarafınıza Şirketimiz ile Şirketimizin ürün ve hizmetlerini tanıtmak veya pazarlamak amacıyla ticari elektronik ileti gönderilmesi için izniniz sorulmaktadır. İletişim izin tercihleriniz doğrultusunda, kimlik ve iletişim bilgileriniz; e-posta, telefon, posta veya SMS yoluyla ürün ve hizmetlerimizle ilgili sizlerle iletişime geçilmesi, reklam, tanıtım, etkinlik ve kampanyalarımız ile fırsatlarımız hakkında tarafınıza bilgi verilmesi, mobil uygulamalar üzerinden anlık olarak bildirim (push bildirim) gönderilmesi amaçlarıyla işlenecek ve bu kapsamda söz konusu ticari elektronik ileti gönderimlerinin yapılabilmesi için hizmet aldığımız üçüncü taraflarla paylaşılacaktır. Kimlik ve iletişim bilgilerinizin yukarıdaki amaçlarla işlenmesine onay vermek için ilgili kutucuğu işaretleyebilirsiniz. Dilediğiniz zaman ticari ileti gönderimini reddetme ve vermiş olduğunuz izni geri alma hakkına sahipsiniz.